Kaygı bozukluğu, kişinin normalden daha yoğun ve uzun süreli kaygı yaşadığı bir ruhsal durumdur. Herkes zaman zaman endişe ve kaygı hissedebilir, ancak kaygı bozukluğu, bu duyguların aşırı hale gelmesi ve kişinin günlük yaşamını etkileyip sınırlaması durumudur. Bu bozukluk, çeşitli türlerde olabilir; yaygın anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, sosyal anksiyete bozukluğu ve fobiler gibi.
Kaygı bozukluğu olan bireyler, sürekli bir endişe hali, huzursuzluk, konsantrasyon güçlüğü, kas gerginliği ve uyku problemleri gibi belirtiler yaşayabilir. Ayrıca, yoğun kaygı, vücutta fiziksel belirtilerle de kendini gösterebilir. Hızlı kalp atışı, terleme, baş dönmesi veya titreme gibi semptomlar, anksiyetenin bedensel yansımalarıdır.
Kaygı bozukluğu baş edilebilir bir durumdur. En yaygın müdahale yöntemlerinden biri danışmanlık hizmetidir. BDT, bireylerin kaygılarını kontrol altına almalarına yardımcı olur ve olumsuz düşünceleri değiştirmeyi hedefler. Ayrıca, bazı durumlarda, psikiyatristler ilaç tedavisi önerir. İlaçlar genellikle kaygıyı hafifletmeye yardımcı olabilir, ancak tedavi süreci uzman gözetiminde yapılmalıdır.
Kaygı bozukluğu ile başa çıkmak için ayrıca yaşam tarzı değişiklikleri de önemlidir. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek, yeterli uyumak ve gevşeme tekniklerini uygulamak, kaygıyı azaltmada etkili olabilir. Erken tanı ve doğru tedavi ile kaygı bozukluğunun etkileri yönetilebilir ve yaşam kalitesi artırılabilir. Tanıyı tıp doktorları koyar.